3 Temmuz 2013 Çarşamba
Kayseri İli Tanıtım Videoları 2
Kayseri İli Tanıtım Videoları
Kayseri İli Tanıtım Videoları 1
KAYSERİ İLİ TANITIM VİDEOLAR
kayseri video
kayseri seyret
kayseri görüntüleri
kayseri tanıtım filmi
kayseri videoları
kayseri
kayseri video
kayseri seyret
kayseri görüntüleri
kayseri tanıtım filmi
kayseri videoları
kayseri
13 Haziran 2013 Perşembe
Kayseri İli Yemekleri 5
Güveç:
Kayseri'nin en gözde yemekleri arasindadir. Toprak güveçlerde,
özellikle yaz aylarinda sebzeden yapilan bir yemektir. Ana malzemesini,
patlican, domates, biber, sarimsak ve et olusturur. Buna patates ilave
edildigi de olur. Bunlar katlar halinde dösendikten sonra firina
verilir. Pehli, sulu köfte, pirinçli köfte, saç keb, yagbari, pöç,
kovalama, üzüm yemegi etli ve yumurtali yemeklerin en ünlüleridir.
Tatlılar:
İse zengin bir çeside sahiptir. Oklava baklavasi, açma baklava, kamis
baklava, güllü baklava, fincan agzi, nevzine, un helvasi, telteli
(pismaniye), dut pekmezi, aside, incir dolmasi Kayseri sofralarini
süsleyen tatlilardir. Bunlarin disinda Kayseri'nin kendine özgü çok
çesitli yemekleri vardir.
Özellikle sucuk evlerde de yapilir.
Kayseri İli Yemekleri 4
Makarna ise bir san timetrekareye yakin bir
boyutta kareler halinde kesilir. Kesilen ürünler daha sonra rutubeti
gidecek sekilde kurutulur. Asmakarna kesimi kisa hazirlik olarak yaz
sonu veya sonbaharda yapilir. Bu da yine kadmlar arasinda dayanisma ile
yapilan bir istir. Yag, salça ve kiyma konulup pisirilirken, baharatla,
özellikle naneyle zenginlestirilen çorba çok lezzetlidir. Makarna da
mantiya benzer yöntemle pisirilir. Kaynayan suya atilarak haslanan
eristenin ise, pistikten sonra suyu süzülür , üzerine tereyagi ve salça
karisima dökülerek yenmeye hazir hale getirilir.
Unlu
Yiyeceklerden: Bir digeri, su böregidir. Hamur, yufka seklinde
açildiktan sonra kaynar suda haslanir. Kaabi, firinagzi,
karin-mumbartlar arasina yag serpilir, iki kata maydanozlu kiyma
konulur. Daha sonra firinda kizarti1w. Kuru börek, tandir böregi, katmer
yine ünlü yiyeceklerdendir.
Arabaşı:
Hem yapilmasi, hem de yenmesi marifet isteyen bir yemektir. Bir ölçek
una on ölçek su konularak iyice kaynatilir. Belli bir kivama geldikten
sonra sinilere dökülerek sogumaya birakilir. Pihtilasan hamur, ayrica
pisirilen tavuk etli çorbayla içilir. Bu daha çok çerez türü bir
yemektir. Yalniz kis aylarinda yenir. Tavuk etli çorbasi oldukça fazla
biberlidir, limon sikilir ve genellikle oturmalarda gecenin geç
saatlerinde yenilir. Bu yemegin en önemli adabi, kasiga büyük parça
halinde hamur almak ve bunu çorba tasma batirirken içine düsürmemek ve
hamurlari çignemeden yutmaktir. Hamuru düsürenlere, ayni yemegin
yaptirilmasi cezasi uygulanir.
Kayseri İli Yemekleri 3
Orta
Asya'dan: Batiya akin eden Türk Hun süvarilerinin eyerlerinin çantalara
dolduran kuru et konservesi, Anadolu'ya gelerek yerlesen Oguz
Türklerinde pastirmaciligin bulunmasi ve yüzyillardir zamanimiza kadar
yasayip gelmesi, bir gün Orta Asya bozkirlarda yasayan Türkleri
sonbaharda kisa hazirlik olarak tuzlu, kuru ve dumanli et konserveleri
yapmalari, bu yiyecegin Orta Asya'dan geldigini göstermektedir.
Hayvanlarin en iyi sekilde islah etmis ve pek çok yeni irk meydana
getirmis Türkler, hiç süphesiz ki bunlari etlerinden de en iyi sekilde
yararlanmasini bile: insanlardir (Özdemir, 1994). Kayseri'de
pastirmacilik bit sekilde Orta Asya'dan gelen Türklerle baslamis ve
zamanla gelismistir. Ünlü Gezgin Evliya Çelebi 17. Yüzyilda Kayseri'den
su sekilde sözetmektedir: “Makulat ve imalata has beyaz ekmegi, lavasa
yufkasi, katmerli böregi, lahm-i kadit nami ile söhret bulan kimyonlu
sigir pastirmasi ve nilskli et sucugu bir tarafta yoktur” (Evliya
Çelebi, 1970). Evliya Çelebi'nin Seyahat namesi ‘ndeki bu bilgilerden de
anlasildigi kadariyla, Kayseri'de 17. yüzyilda pastirma imalati vardi.
Kayseri
Mutfağı: Agirlikli olarak unlu ve etli besinlerden olusur. Manti
Kayseri'nin en gözde yemegidir. Arastirmalara göre 36 çesit manti
pisirilmektedir. Bunlar arasinda en yaygin olan etli mantidir. önce mi
ve su katilarak yogrulur. Bu yogurma isi epeyce devam ettikten sonra
hamur sertlesme kivamina gelince hamur tahtasi üzerinde bezelere
ayrildiktan sonra oklava ile açilir. Sonra açilan yuf ha küçük kareler
halinde kesilir ve içerisine baharatli et konarak büldilür. “Manti
doldurma” denilen bu isi, kadinlar dayanisma halinde, birkaç kisi
birlikte yaparlar. Daha sonra mantilar kaynamis suya atilir ve bir
müddet pisirilir. Mantilar dise yapismayacak sekle gelince atesten
indirilir. Kevgirden süzülür ve bir kaba bosaltilir. Ayrica tava içinde
yag ile salça ve bir miktar suyun ilavesiyle meydana gelen karisim
mantinin üzerine dökülür. Sarimsakli yogurt ve sumak ilave edilerek
yemeye hazirlanmis olur.
Evlerde:
En çok tüketilen ve halk arasinda “Asmakarna” tabir edilen yiyecek
türü, kesme çorba, eriste ve makarnadan olusur. Legenlerde yogrulan
hamur kati kivama girdikten sonra, yufka haline getirilip çok ince
dogranir. Bu hamura yerine göre yumurta da konur. Asmakarna denilen
yiyecekten çorba; azami bir santim uzunlugunda ve bir milimetre
kalinliginda olur. Eristenin boyu ise ayni kalinlikta olup, bes
santimetreye kadar çikar.
Kayseri İli Yemekleri 2
Pastırma:
Sofralarda aranan ve sevilen, lezzetli bir gida maddesidir. Pastirma
yapiminda büyükbas hayvanlar yeglenir. Kesimden sonra etler tuzlanir.
Tuzlamadan çikarilan eder bol suda yikanir ve çengellere asilir.
Birbirine degmeyecek sekilde 10-15 gün kurumaya birakilir. Etler alimsi
bir renk aldiginda indirilerek bir gün cenderede bekletilir. Ertesi gün
çemene yatirilir. Çemenlenen pastirma 4-5 gün içinde konur ve piyasaya
sevk edilir.
Pastirma imalinde, bir sigirin kesilmesinden sonra,
parçalaraayrilan etlerin cins ve yerlerine göre, “arka sirt, dilme,
egrice, kusgömü, sekerpare” gibi çesidi isimleri verilir. Kayseri'de
pastirma ve sucugun pazara yönelik olarak yapilmasinin yaninda,
Pastırmayi:
İlk yapanlarin Orta Asya'da Hun Türkle ri oldugu bilinmektedir.
Nitekim, Waber Baldainw isimli Romali yazar kitabinda, Antalyali Ami
anus'un 273-275 yillarinda yazmis oldugu eserinde, Hun Türklerinin bu
husustaki adetlerinden su sekilde bahsettigini bilinmektedir: “Hunlar
yemek tanimazlar, yaban etleri ile atin sirtinda, baldirlari arasinda
ezdikleri yan pismis eti yerler.” Halbuki Macar müzelerinde bulunan
Hunlara ait iki cepli at at eyerleri, kurumus etlerin bu çantalara
sokuldugumu ve atin baldirina, vücuduna degmedigini göstermektedir.
Kayseri İli Yemekleri 1
KAYSERİ YEMEKLERİ
KAYSERİ MUTFAĞI
KAYSERİ DAMAK TADI
KAYSERİ SOFRASI
KAYSERİ YÖRESEL YEMEKLERİ
K A Y S E R İ Y E M E K L E R İ
yemek resimleri,yemek fotoğrafları,yemek manzaralar,yemek görüntüler,yemek video
,yemek görüntüleri,yemek videoları,yöresel yemekler,kayseri yemekleri
,yemek görüntüleri,yemek videoları,yöresel yemekler,kayseri yemekleri
Kayseri'nin:
Zengin bir mutfak kültürü vardir . Kayseri adiyla adeta özdeslesmis
olan pastirma ve sucugun ünü, yurtdisina tasinmistir. Nefis yemek
çesitleri arasinda “manti”nin ise özel bir yeri vardir. Günlük
softalarin disinda, ziyafetlerde ve dügünlerde çok özel yemekler
hazirlanir.
Geleneksel yasam tarzinin sürdü rüldügü dönemlerde, beslenme
ve tüketim aliskanliklari günümüzden farklidir Kent yasaminin insanlara
sundugu olanaklar süphesiz ki bu aliskanliklari ve beslenme biçimini
degisime ugramistir. Ancak Kayseri'nin yöresel yemekleri bu degisimden
etkilenmeden geleneksel tad ve lezzetlerle softalari süslemektedir.
6 Haziran 2013 Perşembe
Kayseri İli Tarihi Yerleri 61
Roma
Mezarı : İl merkezinde İstasyon caddesinde medrese arkasında bulunan
Roma Mezarı ile Felahiye ilçesine 7 km uzaklıktaki büyük mermer
taşlardan yapılmış olan Roma Mezarı en önemlilerindendir. Bu mezarların
Kapadokya'nın Roma eyaleti olduğu dönemde yapıldıkları bilinmektedir.
Tomarza Kaya Mezarları : Kömür köyü batısında bulunur ancak hakkında pek fazla bilgi yoktur.
DOĞAL GÜZELLİKLER
Kayseri
- Sultansazlığı Tabiatı Koruma Alanı : İç Anadolu Bölgesi'nde Kayseri
ili, Develi-Yahyalı ve Yeşilhisar ilçeleri, Sultansazlığı mevkiinde yer
almaktadır. Alanın büyüklüğü; 3650 Ha. Yay Gölü 1900 Ha.,Kebir Sazlığı
3300 Ha. Sultansazlığı,8350 Ha. Otluk Alan olmak üzere toplam 17.200
Ha.dır. Sahaya Kayseri -Niğde devlet karayolunun 62 km. sindeki
Yeşilhisar ilçesinden ayrılan 15 km.lik bir yol ile ulaşılmaktadır.
Milletlerarası
öneme sahip sulak saha habitatın da nesli tehlikeye düşmüş veya
düşebilir türlerin de yer aldığı 301 kuş türü bulunması, 85 kuş türünün
kuluçka yaptığı Türkiye'nin en önemli kuluçka alanlarından biri oluşu ,
tatlı ve tuzlu su ekosistemlerinin bir arada bulunduğu nadir bir
ekosistem oluşu, Avrupa'da turna, Flamingo, balıkçıl, kaşıkçı kuşlarının
bir arada kuluçka yaptığı tek alan olması, göç yolları üzerindeki
önemli bir kuş toplama yeri oluşu özelliklerini oluşturmaktadır. Sahada
saz, kamış(Prakmites communic), Üç köşe (Scirpus ssp.), Kındıra (Carex
ssp.), sulak saha içinde Nilüfer, Göl Sarmaşığı ve yosunlar
bulunmaktadır. Memelilerden; su faresi,yarasa, adalarda tilki ve tavşan,
balıklardan; sazan ve bazı küçük balıklar, sürüngenlerden; su yılanı ve
kertenkele, adalarda su kaplumbağası, kurbağa ve sülük bulunmaktadır.
Kapuzbaşı
Takım Şelaleri : Yahyalı İlçesine 76 km. uzaklıkta olan ve boyları
30-50 m. arasında değişen yedi ayrı dizi halinde akan Yahyalı Şelaleleri
Zamantı nehrine karışmakta ve bu nehirlerle birlikte Seyhan'a
ulaşmaktadır.Debisi ve yüksekliği ile dünyanın belli başlı
şelalelerinden olan Yahyalı Şelaleleri, görüntüsü ile insanları
büyüleyen bir tabiat harikasıdır.
SAĞLIK TURİZMİ
Bayramhacı
Kaplıcası : Kayseri'nin 65 km. batısında, Bayramhacı köyüne 1,5 km.
uzaklıkta yer alan kaplıcada 55 oda 140 yatak kapasitesi, iki erkek, iki
bayan olmak üzere toplam dört havuzla hizmet vermektedir. Kaplıcanın
38ºC / 40ºC sıcaklığındaki suyun romatizma, deri, kalp ve kan dolaşımı,
solunum yolu ve kadın hastalıkları tedavisinde yararlı olmaktadır.
Tekgöz
Kaplıcaları : Kayseri'ye 33 km. uzaklıkta Kocasinan ilçesi Yemliha
kasabasında bulunan kaplıcada, biri erkek biri bayan olmak üzere iki
havuz mevcuttur. Kaplıcanın 43ºC sıcaklığındaki suyu; romatizma, deri,
solunum yolu, böbrek ve idrar yolları, kadın hastalıkları tedavisinde
yararlı olmaktadır.
MÜZELER
Arkeoloji
Müzesi : 1929 yılında. Selçuklu eseri Hunat Hatun Medresesinde hizmete
açılan müzenin yetersiz hale gelmesi nedeniyle Gültepe Parkı yanında
açılan yeni müze binası 1969 yılında ziyarete açılmıştır.Müzedeki
eserler kronolojik bir sıra dahilinde teşhir ve tanzim edilmişlerdir.
Sergilenen eserlerin büyük bir bölümünü Kültepe kazısında ele geçen
eserler, satın alma, hibe veya müsadere yolu ile çevreden toplanan
eserler oluşturmaktadır.
Tıp
Tarihi Müzesi : Tıp Tarihi müzesi, Selçuklu sultanı İkinci
Kılıçaslan'ın kızı Gevher Nesibe Sultanın vasiyeti üzerine kardeşi
Gıyaseddin Keyhusrev tarafından 1205 yılında Anadolu'nun ve Avrupa'nın
ilk tıp okulu ve hastanesi olarak yaptırılmıştır. Bugün müze olarak
kullanılmaktadır. Bu müzede ilaç yapımında kullanılan aletler,
reçetelerden örnekler, tıbbi kitap ve dokümanlarla, çeşitli tıbbi
araç-gereçler ve hasta ile akıl hastalarını iyileştirici çeşitli
mekanları içeren odalar yer almaktadır.
Güpgüpoğlu
Konağı (Etnoğrafya Müzesi) : Şehir içinde Cumhuriyet Mahallesindedir.
Mevcut evlerin en eskisi ve iyi muhafaza edilenidir. Bu ev haremlik ve
selamlık olmak üzere iki bölümdür. 1419-1497 tarihleri arasında
yapılmaya başlanan bu evin, XVIII. yüzyıla kadar bölüm bölüm yapıldığı
anlaşılmaktadır .; 18 Mayıs 1995 tarihinde, Müzeler Haftası kutlama
programı içinde "Müze Ev" olarak açılışı yapılmıştır.
Ahi
Evran Esnaf ve sanatkarlar Müzesi : Kayseri Esnaf Odaları Birliği
tarafından tefriş edilerek müzeye dönüştürülmüştür. Türkiye'nin ilk ve
tek 'Esnaf ve Sanatkarlar Müzesi' dir.
Kadir
HAS Kent ve Mimarsinan Müzesi : Kadir Has Kültür Merkezi kompleksinin
ilk bölümü olarak hizmete giren Kent ve Mimarsinan Müzesi 6 kattan
oluşuyor.Bilgi merkezi hüviyetindeki zemin ve birinci katında digital
ekranlar, maketler, prodüksiyonlar ve kiosklarla Kayseri Kenti ve
Mimarsinan ile ilgili bilgiler izleyicilere sunuluyor.Fuar Alanı'na
yaptırılan Kent ve Mimarsinan Müzesi binasında ayrıca, kafeterya,
restaurant, seyir terası ve idare katı bulunuyor. Sosyal-kültürel alanda
önemli bir boşluğu dolduracak olan tesis, farklı estetik yapısı ile de
dikkat çekiyor.
Atatürk
Müzesi : Atatürk müzesi ise Atatürkevi'nde bulunmaktadır. Bu müzede
mumdan yaptırılmış Atatürk heykeli ile Atatürk'ün milli mücadeledeki
resimleri sergilenmektedir.
Kayseri
Müzesi : 1930 yılında Hunat Hatun Medresesi'nde kurulmuş, 1969 yılında
Gültepe Mahallesi, Kışla Caddesi'nde yeni yapılan bugünkü binasına
taşınmıştır. Eserler kronolojik bir düzen içerisinde iki büyük salon ve
bahçede sergilenmektedir.
5 Ocak 2013 Cumartesi
Kayseri İli Tarihi Yerleri 60
Höyükte
yapılan kazılardan şehrin; Roma, Helenistlik Greco, Pers ve özellikle
Tabal dönemindeki önemini Geç-Hitit döneminde de koruduğu
anlaşılmıştır.Höyükte ve Karum'da 1948 yılından itibaren sistemli
kazılar devam etmektedir. Ticaret hayatıyla ilgili çivi yazılı önemli
tabletler bulunmuştur.Kültepe, Kaniş-Karum Orta Anadolu'nun eski bir
yerleşim yeri ve ticaret merkezi olması bakımınde çok önemlidir.
Kuruköprü
(Talas) : Talas ilçesine bağlı Kuruköprü Köyündedir. Roma dönemi su
kemeridir. Bir dere üzerine kurulmuş 1 adet sivri, 13 adet yuvarlar
kemerden oluşur. Selçuklular döneminde kemer araları doldurularak su
bendi haline getirilmiştir. Yapı ikiye bölünmüş vaziyette ayaktadır.
Köprü yüzleri kesme yontu taşla yapılmış, iç kısımları molozlarla
doldurulmuştur. Batıda ayaklara takviyeli büyükçe sivri bir kemer
bulunur.Kemerler üzerinde boydan boya uzanan su kanalının yarım olan yan
duvarları çoğu yerde yıkılmıştır. Kuzey cephesi takviyelidir. Köprünün
batı tarafındaki bir kısım yerleri yıkıktır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 59
Karakuyu
Kartuşu : Pınarbaşı İlçesine bağlı, Karakuyu Köyündeki, Viranşehir
höyüğünün üst tarafında bulunmuştur. Bu tür büyük blok taşlar üzerine
işlenmiş kit genelde kuyu ve su başlarına konduğu bilinmektedir. Kayseri
Arkeoloji Müzesine, Karakuyu Köyünden 1932 senesinde getirilmiş ve
müzenin en güzel köşesine konmuştur. Hitit sanatının en güzel
örneklerinden biridir. iki kanatlı Hitit Güneş Kursu stelin tam üst
ortasına büyük bir incelik ve ustalıkla işlenmiştir. Kanatlarının içinin
işlenişi ve süslemeleri ayrı bir özellik taşır. Hemen güneş kursunun
altında Hitit Hiyeroglif (Resim yazısı) ile yazılmış iki satırlık kit
yer alır. Kabartma ve kalın olarak yazılan birinci satırda; 'Hattuşili,
kahraman büyük kral IV. Tuthalia büyük kral kahraman' ikinci satırda
ise; Tanrı ve dağ adları sıralanmaktadır. Bugün bu satırın tam olarak
okunuşunu anlamak mümkün olmamıştır.
Kültepe
: Kültepe, Kayseri-Malatya karayolunun 22. kilometresinden sonra 3km.
kadar içerde bir tepedir (höyüktür). Karahöyük köyü içindeki Kültepe;
biri yerlilerin oturduğu höyüten, öteki aşağı şehir veya Asurlu
tüccarların yerleştiği Karum alanından oluşmuştur. Höyüğün çapı 500 m.,
ova seviinden yüksekliği 20 m.'dir
Kayseri İli Tarihi Yerleri 58
Fraktin
Kaya Yazıtları : Develi ilçesinin güneydoğusunda yer alır. Bir su
kenarındaki kaya üzerine kabartma olarak işlenmiştir. Hitit sanatının en
güzel örneklerinden birisidir. Sahne iki kısımdan ibarettir. Sol
taraftakinde orta yerde duran bir sunağın iki tarafında iki şahıs
karşılıklı ayakta durmaktadır. Figürlerin üzerindeki hiyeroglif (resim
yazısı) yazısından sağdakinin III. Hattuşiliş, soldakinin de fırtına
tanrısı Teşup olduğu anlaşılmaktadır. Kabartmanın sağ tarafındaki
sahnede ise oturan tanrıça ile ayaklarına kadar inen bir örtüye sarınmış
bir kadın görülmektedir. Üst tarafındaki yazılardan bu kadının III.
Hattuşilişin karısı "Büyük kraliçe Pudu-Hepa" olduğu bilinmektedir.Bu
kabartmanın M.Ö, XIV. yapıldığı anlaşılmaktadır.
İmamkulu
Kayası : İmamkulu kaya kabartması, Develi ilçesine 40 km kadar
uzaklıkta İmamkulu köyünün Şimşekkaya mevkiinde bulunmaktadır. İri blok
kayanın oval şekil verilmiş yüzünde fırtına tanrısı; üç dağ tanrısının
eğilmiş başları üzerinde boğa koluşu bir arabaya binmiş olarak
görülür.Abide üzerinde fırtına tanrısının adı olan işaretlerden başka
yazı bulunmadığından zamanını kati olarak bilemiyoruz. Fakat motif ve
stil özelliklerinden bu abidenin de "Büyük Hitit Devleti" zamanına ait
olduğu tahmin edilmektedir.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 57
Mahperi
Hunat Hatun Türbesi : Mahperi Hatun türbesi, şehir merkezinde Hunat
camii ile medrese arasında yapılmış mimari karakterli anıtsal bir
Selçuklu eseridir. Sekiz köşeli olarak ve süslü bir şekilde yapılmış
bulunan türbenin içerisinde yan yana üç mezar taşı bulunmaktadır.
Çifte
Kümbet : Çifte kümbet, Kayseri'de Sivas caddesinde bulunmaktadır.
Eyyubi hükümdarı Melik Adil'in kızı Adile Hatun adına kızları tarafından
1247 yıllarında yaptırılmıştır. Kare şeklinde ve kenarları sade
silmeli, yüksek kaide üzerine oturtulmuş sekizgen bir kümbettir.
Soğanlı
Harabeleri : Açık müze olarak ziyarete açık bulunan Soğanlı harabeleri
Yeşilhisar ilçesinin Soğanlı köyündedir. Bizanslılar döneminin MS 3-7
inci yüzyıllarından kalma birçok kalıntılara sahiptir. Bu kalıntılar,
Kubbeli Kilise, Ak Kilise, Büyük Kilise, Yılanlı Kilise, Saklı Kilise,
Meryem Kilisesi, Geyikli Kilise adlarıyla anılan kilise kalıntılarıdır.
Soğanlı köyüne yakın olan Yeşilhisar'ın Erdemli, Doğanlı, Başköy ve
Araplı köylerindeki kiliseler de Nevşehir'in Göreme kiliselerinin
benzerleridir. Ayrıca Ürgüp, Göreme vadisinde yer alan peribacalarının
devamı da bu bölgededir
Kayseri İli Tarihi Yerleri 56
Melikgazi
Türbesi : Melikgazi Türbesi, Pınarbaşı ilçesinin Melikgazi köyündedir.
Kayseri'ye 91 km uzaklıktadır. Kare kesitli plan üzerine kurulmuş klasik
Selçuklu türbeleri tarzında iki katlı olarak inşa edilmiştir. 7 sanduka
ve cesedin yer aldığı türbede mumyalı olanı Melik Gaziye aittir.
Mimarisi ile bölgenin tek örneğidir.
Döner
Kümbet : Döner kümbet, Kayseri'de Talas yolu üzerinde bulunmaktadır.
Prenses Şah Cihan Hatun adına yaptırılmış önemli ve görkemli bir
türbedir. Selçuklu eserlerinin en güzel örneklerindendir. Sarımtırak
kesme taştan on iki köşeli ve yüzlü olarak (her yüzünde değişik
geometrik şekiller ve efsanevi yaratıkları sembolize eden kabartmalar
vardır) inşa edilmiştir.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 55
Surp
Kirkor Lusovoriç Kilisesi : Kayseri'nin Bizans Hıristiyan dünyasındaki
öneminin en iyi örneklerinden biri de, Hacılar- Erci yolu üzerinde,
merkezden yarım saat yürüme mesafesinde olan, ibadet ve ziyarete açık
Surp Kirkor Lusovoriç Kilisesi. Rivayete göre kilisenin temeli, 1700 yıl
önce atılmış. Gençliğinin büyük bir bölümünü Kayseri'de geçiren Surp
Krikor (Aziz Gregory), Ermeni kilisesinin kurucusu ve ilk piskoposuymuş.
Bugün
kilisede, mart ve haziran aylarında olmak üzere, yılda sadece iki kez
dini tören yapılıyorsa da zamanında bin kişilik bir cemaati varmış.
İstanbul Ermeni Patrikliği tarafından yönetilen bu törenler için,
İstanbul'dan din adamları geliyor. İstanbul ve başka ülkelerde yaşayan
Ermeniler için bu kilisenin büyük önemi var.
Sırçalı
Kümbet : Sırçalı kümbet, Kayseri'de Birinci Endüstri Meslek Lisesinin
bahçesinde yer almaktadır. Geniş, dört köşe planla kaide üzerine
oturtulmuş ve yuvarlak planlı bir sanduka odasına sahiptir. Silindir
şeklinde olan bu türbe çok düzgün ve üstün işçilikle kesme taşlardan
yapılmıştır. 14. yüzyıl eserlerindendir.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 54
Erkilet'te Hıdrellez Köşkü : 1241/42 yıllında yaptırılmış bir Selçuklu dönemi köşküdür..
Haydar Bey Köşkü : XIV. Yüzyılın ikinci çeyreğinde yapılmıştır. Kente 5 km. uzaklıktadır.
Babük Bey Köşkü : Moğol beylerinden Babük Bey tarafından 1366/67 yılında yaptırılmıştır.
İNANÇ TURİZMİ
Han
Camii : Seyyid Burhanettin Bulvarı üzerinde bulunan cami ve kümbet 13.
Yüzyıl ortalarında Selçuklular zamanında yapıldığı tahmin edilmektedir.
(Handan camiye dönüştürülmüştür)
Hacı
Kılıç Camii ve Medresesi : Sahabiye Mahallesi, İstasyon caddesi
üzerinde bulunan cami ve medrese, 1249 yılında Selçuklu vezirlerinden
Abdul Kasım Ali Tasil tarafından yaptırılmıştır (Sultan İzzettin
Keykavus Dönemi). Cami ve medresenin giriş kapıları ince bir şekilde
işlenmiştir
Hunat
Hatun Camii : Camii, medrese, türbe ve hamamdan oluşan bu külliye,
gerek genel görünüşü, gerekse yapılış şekliyle Anadolu'da bulunan
Selçuklu eserlerinin en güzel ve en önemlilerinden biridir. Kayseri
kalesinin doğusunda, şehiri çevreleyen surların dışında yer alan
külliye; 1237-1246 yılları arasında I. Keykubat'ın karısı
II.Keyhüsrev'in annesi Mahperi Hunat Hatun tarafından yaptırılmıştır
Kurşunlu
Camii : 1574 yılında doğan Hacı Mehmet Paşa tarafından yapılmış olun bu
caminin planını bizzat Mimar Sinan çizmiştir. Kubbesi kurşunla örtülü
olduğu için Kurşunlu Cami denilmektedir.
Lale (Lala) Camisi : XIII. yüzyıl Selçuklu dönemi eseridir. Lala Musluhiddin Paşa tarafından yaptırıldığı ileri sürülmektedir.
Soğanlı
Kaya Kiliseleri : VIII. ve XIII. yüzyılda Kappadokya bölgesinde yapılan
kilise (şapel) ve manastırlardan en ilginç plan ve görünüşe sahip
olanları Soğanlı'dadır. Soğanlı kaya kiliselerinin duvarları değişik
renklerle boyanmış durumdadır ve üzerine resimler yapılmıştır. Ayrıca bu
kiliseler içinde ve bazı kaya oluklarında dini resimlerin yasaklandığı
ikonoklastik döneme ait tek renkli geometrik motifler ve haç resimleri
bulunmaktadır.
Duvar
resimlerindeki konular İncil'den alınmıştır. İsa peygamberin doğumu,
vaftiz edilişi, mahkemesi, mucizeleri, çarmıha gerilişi, Hz. Meryem'in
başından geçen olaylar, at üzerinde Kudüs'e gidişi ve azizlere ait
freksler vardır. Soğanlı kiliseleri arasında Tokalı, Gök, Karabaş,
Canavar, Meryem Ana, St. Barbe ve Geyikli kiliseleri en fazla ilgi çeken
ve gezilen yerlerdir.
Bölge'de
Roma döneminden kalma Azize Barbara (Tahtalı ), Karabaş, Büyük Kilise,
Saint Joan Kilisesi, Yılanlı Kilise, Kubbeli Kilise, Saint George
Kilisesi, Gök ve Tokalı Kilise de ilgi çeken eserler arasındadır.
Ağırnas'ta da Agios Prokopios Kilisesi önemli eserler arasında yer alır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 53
Sahabiye
Medresesi : Cumhuriyet Meydanında bulunan medrese, 1267 yılında,
Selçuklu vezirlerinden Sahip Ata Fahrüddin Ali tarafından çeşmeyle
birlikte yaptırılmıştır. Avluya bakan odaları işyeri olarak kullanılan
medrese, aslına uygun onarılmıştır.
Hacıkılıç
Medresesi : İstasyon Caddesinde üzerinde yer lan Hacı Kılıç Camisi ve
Medresesi 1249/50 yılında İzzettin Keykavus tarafından yaptırılmıştır.
Yapının sağ tarafı medrese, sol tarafı camidir.
Tekgöz
Köprüsü : Kayseri'ye 30 km. uzaklıkta ve Kızılırmak üzerindedir. 1202/3
tarihinde Kayserili Hacı Ali Şir Bin Hüseyin tarafından yaptırılmıştır.
Güpgüpoğlu
Konağı : Cumhuriyet Mahallesi'ndeki bu konağın yapımı 1419-1497 yılları
arasında başlamış, ilave ve onarımlarla bugünkü haline kavuşmuştur.
Haremlik ve Selãmlık olmak üzere iki bölümdür.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 52
Seraceddin
Medresesi : Gavremoğlu Mahallesi, Hunat Külliinin güneydoğusunda
bulunan medrese, gıyaseddin Keyhüsrev zamanında Seraceddin Lale Bedr (
Emin) tarafindan 1238 yılında yaptırılmıştır
Hunat
Medresesi : Hond, Huand gibi de yazılan bu isimle, Selçuklu Sultanı 1.
Alaeddin Keykubat'm eşi ve 11. Gıyaseddin Keyhüsrev'in annesi Mahperi
Hatun anlatılır. Medrese, şehir merkezinin Kağnıpazarı mevkiindeki Hunat
Hatun Küllii'nin bir parçasıdır. Plan itibariyle dıştm dikdörtgen bir
çerçeveye sığdırılmış iki eyvanlı medreselerdendir. Medresenin kitabesi
yoktur. Ancak caminin iki cümle kapısındaki kitabelerden 1238 yılında
yaptırıldığı anlaşılmaktadır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 51
Sultan
Hanı : Bünyan ilçesi Sultanhanı Köyü'nde 1236 yılında 1. Aleaddin
Keykubad tarafından yaptırılan ve 3.900 metrekarelik alanı kaplayan han,
masif duvarlar ve çeşitli takviye kuleleriyle dıştan bir kaleyi
andırmaktadır.
Karatay
Hanı : Bünyan ilçesi Karadayı Köyünde 1240 yılında Atabey Emir
Celaleddin Karatay tarafından 2. Keyhüsrev zamanında yapılan hanın, iri
saç örgülü beden kulelerinin bulunduğu kapısı çok görkemlidir
Gıyasiye
Medresesi ve Gevher Nesibe Şifaii : Kayseri Tıbbii, Selçuklu Sultanı
Gevher Nesibe'nin vasiyeti üzerine, Ağabeyi Selçuklu Hükümdarı
Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 1206 yılında yapılmıştır. O devirde,
Gıyasiye (Temel Bilimler) ve Darüşşifa'sı (Hastane), tek planla birlikte
ve yan yana inşaa edilmiş, ikisi Tıp eğitim ve öğretimini başlatmıştır.
Temel bilimlerde okuyan talebelere, Talib ve hastanede hasta başında
pratik yapan ve daha ileri seviyelere yükselen talebelere ise Danişmend
adı verilmekte idi. Bu eser dünyanın en eski Tıp Fakültelerinden
biridir.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 50
Kayseri
Kalesi : Şehir merkezinde, Kayseri surları ve kalesi geniş bir alana
sahiptir. Roma İmporaloru III. Gordianus zamanına (M.S 238-244) ait
sikkelerdeki bilgilere göre bu tarihte Kayseri'de surların inşa edilmiş
olduğu anlaşılmaktadır. Bizanslılar döneminde Justinian şehri
koruyabilmek için esas suru daraltmıştır. Kayseri Kalesi iki bölümden
ibarettir: Dış kale, iç kale. Dış kalenin önemli bir bölümü yok
olmuştur.İç Kale, hiç bir yönden dış kale ile bağlı bulunmamaktadır.
Müstakil bir yapı durumundadır. Doğu ve güney kısmında ayrı biçim ve
kuruluşta iki kapısı vardır.
Sonradan
Cumhuriyet Meydanına bakan üçüncü bir kapı daha açılmıştır. Kale içi,
kuyumcular tarafından çarşı olarak kullanılmakta olup; ayrıca Fatih
dönemine ait Kale Camisi bulunmaktadır.
Vezir
Hanı : III. Ahmed zamanında Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa
tarafından 1727 yılında tüccarların oturması için yaptırılmıştır. Mimari
bakımdan çok enteresan olan bu handa halı, yün ve pamuk alımı
mümkündür..
Kayseri İli Tarihi Yerleri 49
Rafting
: Aladağlar Milli Parkı alanında yer alan Zamantı ırmağında rafting
yapılmaktadır.Zamantı ırmağı üzerinde biri 1 km. olmak üzere iki doğal
köprü bulunmaktadır. Ayrıca amatör raftingciler için Kızılırmak'ta
rafting yapılacak parkurlar tespit edilmiştir.
Yamaç
paraşütü : Kayseri ili sınırlarındaki Ali Dağı, il merkezine 15 dk.
uzaklıktadır. Kayseri elverişli coğrafyası ile yamaç paraşütünün yanı
sıra, kayak, bisiklet gibi diğer sportif turizm çeşitlerine de olanak
sunar.,,
Erci
Ünivesitesi'ndeki Sivil Havacılık MYO, Ali Dağına hafta sonları eğitim
uçuşları düzenlemektedir. Kalkış Pistleri ; 600 ile 750 irtifa farkına
sahip, birisi güney, diğeri kuzey rüzgarlarına uygun iki kalkış pisti
mevcuttur. Stabil rüzgarlarda tepenin dik ve düzgün eğimi saatlerce
yelken yapmaya elverişli,ancak türbülanslı havalarda dikkatli olmak
gereklidir. İniş Pistleri: Tepenin önünde rahatlıkla iniş yapılabilecek
alanlar bulunmaktadır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 48
Erci
Dağınının doğu ve kuzey yamaçlarında yeralan kayak alanları 2200 -3100
metre yükseklikleri arasındadır. Kayak için en uygun zaman 20 Kasım-20
Nisan tarihleri arasıdır. Normal kış koşullarında kar kalınlığı 2 metre
dolayında bulunmaktadır. Genellikle toz kar niteliğindedir. Yaz Kayağı,
Tur Kayağı ve Helikopterli Kayak yapılması mümkündür. Yörede karasal
iklim hüküm sürmektedir. Hakim rüzgar yönü güney ve batı yönlerindedir.
Dört
devlet konuk evi, bir otel bulunmaktadır. Konaklama yerlerinde lokanta,
bar, yüzme havuzu, kayak hocası ile malzeme kiralama hizmetleri
mevcuttur. Ayrıca büyük bir kafeterya ve sağlık ocağı bulunmaktadır.
Kayak merkezinde toplam 1905 kişi/saat 2 adet teleski ve 1 adet
telesiyej olmak üzere 3 adet mekanik tesis mevcuttur.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 47
Kayak
( Erci ) : Orta Anadolu'nun en yüksek doruğu olan Erci Dağı (3916 m.)
Kayseri ilinin 25 km. güneyinde yükselir. Sönmüş bir volkan olan dağın
yüksek kısımları yılın her mevsiminde kalıcı karlarla örtülüdür. Dağın
kuzeyinde ise bir km. uzunlukta bir dağ buzulu mevcuttur. Kayak Merkezi
Dağın kuzey yamaçlarında yeralan Tekir Yaylası üzerindedir. Erci, Kayak
Merkezi olmanın dışında, dağcılık sporu açısından ülkenin önemli
dağlarından biridir.
Kayak
tesislerine en yakın havaalanından (Kayseri-Erkilet) otobüsle 40
dakika, kent merkezinden 30 dakikada ulaşılmaktadır. Kayseri şehir
merkezinden kayak tesislerine ulaşım özel araçlarla mümkündür. Ayrıca
bir çok otel müşteriler için servis organize etmektedir.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 46
KAYSERİ
Orta
Anadolu'nun, sanayi ve ticaret merkezi Kayseri, başta Paleolitik ve
Prehistorik çağlara ait olmak üzere Kültepe Kaniş-Karum'un da ortaya
çıkan katlar ve diğer yörelerde yapılan tespitlere göre Eski Tunç,
Hitit, Frig Helenistik, Roma Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet
dönemlerine ait eserlerden oluşan zengin bir kültürel mirasa sahiptir.
Dünyanın
en eski şehirlerinden biri olan Kayseri (eski Mazaka, Kaisareia),
klasik çağlarda Kapadokya adı verilen bölgededir. Kızılırmağın güneyinde
bulunan bu bölge, Tuz gölünden Fırat nehrine kadar uzanır. İpek yolu
buradan geçer. Bu nedenle her çağda tüm ulusların ilgisini çekmiş ve pek
çok uygarlıkların beşiği olmuştur.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 45
ŞAHRUN KÖPRÜSÜ (SARIOĞLAN) :
Kayseri
Sarıoğlan ilçesi, Karaöz Köyü girişinde bulunmaktadır. Şahruh Bey,
Alaüddevle Bozkurt Bey’in oğlu olup, bu köprüyü Kızılırmak üzerinde
XVI.yüzyılın başında yaptırmıştır. Şahruh Bey’in oğlu Mehmet Bey
tarafından da 1538-1539 tarihlerinde onarılmıştır. Bu onarımla ilgili
bir kitabe köprü üzerinde bulunmaktadır. Kitabenin mealen anlamı:
”Bu köprüyü h.945 (1538-1539) ‘de Alaüddevle Zulkadirî Sasani’nin oğlu Şahruh Bey’in oğlu Mehmet Emir Abdullah eliyle onardı”.
Köprü
muntazam kesme taştan yapılmıştır. Sekiz kemerlidir. Ortada yüksek
sivri bir kemer, onun yanında da gittikçe alçalan beşer kemer daha
bulunmaktadır. Yanlardaki korkuluklar iyi bir durumda olup, köprü
günümüzde de kullanılmaktadır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 44
Köprü
biri sivri, 13’ü yuvarlak olmak üzere 14 gözden meydana gelmiştir.
Köprünün cepheleri kesme yontma taştan, iç kısımları da moloz taştan
yapılmıştır. Kuzey cephesi taş duvarlarla desteklenmiştir.
Günümüze harap bir durumda gelen köprünün üzerindeki su kanalının yan duvarları yıkılmıştır.
HABİP KÖPRÜSÜ (YAHYALI) :
Kayseri
Yahyalı ilçesine 18 km. uzaklıkta bulunan Yahyalı Köprüsü’nün kitabesi
bulunmadığından yapım tarihi bilinmemektedir. Yapı üslubundan
XVII.yüzyılda yapılmış bir köprü olduğu anlaşılmaktadır.
Köprü kesme taştan yapılmıştır.
Kayseri İli Tarihi Yerleri 43
Erkilet'in
kuzeyinde bulunan köprü, buradan yapılan ulaşımlarda Kızılırmağı geçmek
için kullanılmaktadır. 13.Yüzyılda inşa edildiği sanılmaktadır.
Kitabesi silinmiştir.
KURU KÖPRÜ (TALAS) :
Kayseri
Talas ilçesi, Kuruköprü Köyü’nde bulunan bu köprünün Roma döneminde su
kemeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Selçuklular döneminde kemer
araları doldurularak su bendi haline getirilmiştir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız
Mutluluk Duyarız